5 Ocak 2012 Perşembe

HİÇLİK

Beynimden çıkan sesler o kadar yüksek ki kulaklarım bile çınlıyor
Ruhumdan yükselen enerji o kadar güçlü ki bütün vücudumda akım dolaşıyor
Nereye  deysem neye dokunsam elektirik çarpmış gibi titriyorum
Hayatım öylesine yoğun ki ben nerdeyim,neresindeyim kendime bir yer bulamıyorum
Her yere yetişmek,yetişebilmek istemek  beni yoruyor
Ama hiç bir şey de yoluna girmiyor hiç bir şeyi dengeleyemiyorum
Denge ben miyim ki onu da bilmiyorum?
Bazen suyun üzerine yatar gibi kollarımı açıp hiç kıpırdamadan uzansam
Bazen ruhumun gezginliği ile hiçliğin içinde kaybolsam
Hiç bir kaygı duymadan,yarını düşünmeden,bunu ne yapmalı demeden,
Hiçlik hayatına uymak ,plansızca yaşamak,hesapsızca dağıtmak,kaygısızca uyumak
Yorulmak bilmeden yürümek,düşer miyim endişesine  kapılmadan uçmak
Boğulur muyum diye düşünmeden sonsuzluğa yüzmek istiyorum.........
Biliyorum zor bunlar ,seni toplumda yaşaman gerek
Geçen zamanı durduramamak,su gibi akan zamanın sana bıraktığı anıları tebessümle hatırlamak
İç serzenişlerini duymamak,yorgunluğuna aldırmamak kendini topluma adamak, ailene adamak
Kalan zamanlar mı?????????
Çay demleyip tv karşında sevdiğin filmi ayaklarını uzata uzata izlemek
Çayını yudumlarken kitabını okumak camdan yağan yağmuru izlemek
Banyo yapıp bornozunla bitki çayını içip deftere bir şeyler karalamak
Bazen kendi kendinle kalabilmek ama iş yapmadan sadece kendimle olmak isterdim
Günler akıp giderken ben kendimle olmayı özlerken yine de hayatın akışını seviyorum....

Hiç yorum yok: