18 Ocak 2012 Çarşamba

DOSTLUK

Tıpkı kendine sarılamak gibidir dostuna sarıldığında kendin gibi hissedersin.Korkmadan çekinmeden sıkıca sarılabilirsin.Dostum dediğin senin iç sesin gibidir.Duymak istemediklerini duyar ,yanlışlarını yüzüne tokat gibi atar.Ama incinmezsin bilirsin zaten söylediklerini sen içinden söylersin o dışından.Acımasız değildir dostun sana doğruyu göstermek içindir yaptıkları.Seni senden daha iyi anlar bazen.
    Dostum dediğin senin acını  içinde,kendinde,yüreğinde hissedendir.Acına ortak olup çözüm getiren,sevincinle çoşup yüreklendirendir.
    Dostum dediğine arkanı dönmekten korkmazsın.O arkandan kuyunu kazmaz
bütün engelleri önüne hazırlar sen hepsinden tek tek atlarsın.
    Dostum dediğin kişi bazen canını acıtır.Bazen bir anne gibi acımazısca kızar,hatalarını yüzüne çarpar.Ama asla kırılmaz,kin tutmaz ve anne şevkati ile sarar seni.
    Dostum dediğin yolda görünce selamlaştığın değil görmeden de hissettiğindir.Bir kere de o arasın dediğin değil her özlediğinde ve istediğinde arayabildiğindir.
    Dost dediğin çınarcı ağacı gibidir.Yaslanırsın gövdesine, dinlenirsin gölgesinde.Tıpkı çınar ağacı gibi yavaş büyür ama kökleri çok sağlam olandır dostluk.Bazen hayata bakarsın dostunun gözünden bazen de kendi gözünden
seyredesin dostunun dertlerini........BİTMEYEN DOSTLUKLARA

Hiç yorum yok: