9 Aralık 2011 Cuma

Beni bırakıp gidersen canım eğer
Ne olur baş parmağın boş kalsın
Uykunda yan dönüp başka birisine sarılırsan eğer
Ne olur baş parmağın hep benimle kalsın
Benim de elim başka parmağa değecekse eğer
Hiç uyumam uykusuz kalırım
Bir gün gelip gidersen eğer
Yüreğine değerse bir yürek
Gözlerine bakarsa başka gözler
Eline değerse başka eller
Hiç biri benim gibi titretemez seni
Hiç bir göz benim gözüm gibi göremez seni
Hiç bir el terletemez elini
Ama yine de gideceksen sevgilim
Ne olur başparmağına değdirme başkasının elini    TUZ TANEN

8 Aralık 2011 Perşembe

  Bir yanım hep kırık sanki,bir baston alsam dayansam dengem yerine gelir mi?Bilemedim ki eksik olan ne?Bir an bir an içim mutlulukla doluyor heycanlanıyorum ama saniyeler sürmüyor aklıma geliyor yokluğun,yok olduğun.......Geçecek mi bu eksiklik hissi tamam unuttum unuttum babammmm ama özlüyorum  seni ,bugün nedense çok özledim seni ,sesisini........Yüreğim yanıyor ,hani geçecek demişlerdi ,bugün içim yine ilk günkü gibi ağlıyor.Bir an sen varmışsın gibi oluyor bir telefon etsem diyorum ama saniye sürmüyor yokluğunu hatırlıyorum,her yerim üzülüyor,işte o yüzden bir tarafım hep kırık..Her kaybolanda hayatımızdan bir şeyler eksilecekse ben zor dayanırım bu acılara.Ne zormuş ölüm ayrılığı,ulaşamama  ruhum senle konuşsa da gözüm görmek istiyor seni,kulağım duymak istiyor sesini.Ah babam,nasıl özledim bir bilsen seni,dengem gitti,yüreğim delik deşik sanki.Keşke yaşlılık ,ölüm ,hastalık olmasa  insanlar inzivaya çekilse arada bir de olsa birbirimizi görebilsek..Baba özlemi yakıyor içimi, bir de baba diyeceğim biri yok artık, zaten yerine kimseyi koyamam ki.Kırığım babam inan ki yaralı bir kuş gibi kırığım.............

29 Kasım 2011 Salı

YOL ARKADAŞIM

Güneşin ışıkları gibi ısıt içimi,kalbimin seni hissettiği gibi hisset beni.
Gök yüzündeki yıldızlar gibi parla her daim
Elimi uzatınca tutacağım sanıp tutamayayım seni.
Bir var ol bir yok ol bana ,özleminden yanıp tutuşurken
Görünmezlerden bir görünüp bir kaybol
Duyulmaz diyarlardan bir seslen sonra aniden yok ol
Bileyim var olduğunu bileyim buluşma zamanlarını
Bileyim de ben de yok olayım......
Gelinmezlerden gel görünmezlerden gör beni,
Tam benim oldun diyeceğim an yine yok ol bilinmeze git
Tam seninim diyeceğim an yine kaybol meşhul diyarlara git
Tanıma beni,bilme,görme ama bil...bil ki ben varım
Hayallerinin tam ortasındayım,seraplara uzatırsan ellerini çöllerdeyim
Denizlerde arama beni,dağda,ormanda bulursun belki benliğimi.
Güneşin doğuşunda göremezsin cismimi
Ama güneşin battığı yer benimdir bilir misin?
Sanma ki batan güneş benim
Sen gece zannederken bu alemi ben güneş olup başka alemlerdeyim.
Belki bir deniz kenarında çayımı ya da köpüklü kahvemi yudumlarken bulabilirsin renksiz cismimi
Belki de bir ağacın altında oturmuş bakıyorumdur ağacın heybetine,ulaşılmazlığına ,sağlam köklerine
Ve gövdesinde misafir ettiği onca mahlukata
İşte onlardan sadece kuş olup gezerim bu alemi...
Ben ulaşılmazım bazen sevenlerimle dolu alemimde
Anladıklarını sanaların arasında anlaşılmaz,delilerin arasında akıllı,
Akıllıların arasında saf,çılgınların arasında oturaklı,
Oturaklıların arasında çiçek gibi ışık saçan biriyim.
Ulaşılmaz olmak istedim hep tam tutacaklarken uçmak
Tam yakalayacakları zaman kaçmak ondandır vazgeçilmezliğim



Sen BİR GARİP  san kendini bu alemde seni bir garip eden belki de benim

Yanarım ,dönerim,uçarım,kaçarım ama sevdiğimden ,sevgimden,senden vazgeçemem

Yüreğim seçmiş seni yol arkadaşım nasıl geçerim sevginden ve senden.............

18 Kasım 2011 Cuma

Yüreğimdeki hüzün bulutlarını rüzgarım olup dağıtır mısın?
Gözümden yağmur gibi akan yaşlarımı güneşim olup kurutur musun?
Gök kuşağı gibi çıkıp benim dünyama renk katar mısın?
Gece karanlığına düşmüş yüreğimi gök yüzündeki kayan yıldız olup aydınlatır mısın?
Bir peri gibi tuttuğum dileklerimi yapar mısın?
Ben gözlerinin esiri olmuşken sen benim her şeyim olur musun?
Gözlerime başka göz değmezken ellerim sadece senin ellerini bilmişken
Sen bütün benliğini bana teslim eder misin?
Fırtınaları çıkaran sen,yağmur olup gözlerime dolan yine sen,
Kafamı bulutlandıran mı inan ki o da sen
Ama nedendir ki hepsini silip yok eden yine sen
Deli gibi kızıp , deniz köpükleri gibi kabarsa da yüreğim
Sen gelip yanıma yatınca dinginliyorum, iyi ki geldin diyorum
Dinginliğim de sen ,güneşim de sen, ışığım da sen ..................

3 Kasım 2011 Perşembe

ZAMANIN KÜLLERİ

   Zamanın külleri savruldu ,rüzgarlarla savrulan sararan yapraklar gibi.Her savrulan yaprak gibi yaşanmışlık ve bitmişlik içermekteydi.Geçen günlerle kül olan zaman sararan yaprak gibi yitip gitti.Nasıl yaprak toprağa karışıp toprakla bütünleşiyorsa zamanın külleri de anılarla birleşip hatıralar denizinde birikti  yeri geldi hatırlandı yeri geldi gülümsendi yeri geldi lanetle dillendi.
   Zamanın külleri bizi olgunlaştırdı ,hatalarımızı gösterdi bazen öyle oldu ki ben bunu yaşamıştım dedirtti ve dejavu gibi tekrar yaşandı.Zamanın külleri hatıra denizinden  çıkıp kendini hatırlattı.Bazen kahkaha atıldı bazen içimizi burktu bazen de öfkelendirdi ama hep bir yaşanmışlık vardı.Zamanın külleri bizim hayatımızı anlattı, bitip yiten hayatlardan ise bize kalan tek bu küller oldu.
                                                                                    bahardallarım

24 Ekim 2011 Pazartesi

S en giderken sessizce ağladım....
Gitme kal demek istedim ama bağıramadım, gitme kal desem kalacak mıydın?Oysa ardından bağıra bağıra ağlamak istedim gitme deme sözünün yersiz olduğunu bile bile...Ağlasam ,bağırsam ,yakarsam,yalvarsam benim mi olacaktın?İçim yana yana seni uğurladım,bazen yutkunamazsın da boğazına sözler düğümlenir ya,ne söylesen ne konuşsan bütün kelimeler anlamsız kalır ya işte öyleydi....Bütün benliğim gidişini kabullense de ruhum bir türlü kabullenemedi,gözlerim görünen her yerde seni arasa da sen hep yüreğimdeydin ve her yere benim gözlerimden bakacaktın, sorularıma cevap alamasam da benim benliğim senin yerine cevap verecekti.....Gitme demem yersizdi biliyorum , bağırarak ağlamak istemem de  gözlerimden ılık ılık akan yaşlar bağrıma döküldükçe gerçeklerle yüzleştim ve sessizce ağladım, sensizliğe alışmaya çalışarak yaşamam gerektiğini anladım,seni görememek telefonda konuşabilir miyim demek yok artık....
   Artık yaşlar hep akmıyor belki gözlerimden ama içim hala bağıra bağıra ağlıyor babam

18 Ekim 2011 Salı

Yarınlarımı sessiz bir limana bağladım
 Dünün acılarını çıpa ile derin sulara bıraktım
Dünün acıları dalga olup vurdu limana
Umutlar rüzgar olup savruldu yarınlara
Dün ile yarın başladılar tartışmaya
Dün dedi ki yarına acıma merhem olacak mısın?
Yarın dedi ki ;olurum, acını unuttururum ama sen karşıma tekrar acı olarak çıkacak mısın?
Yarınla dün konuştular,anlaştılar demir alıp yol aldılar sonsuzluğa........
Ama ne dünün acısı dindi ne de yarın dünün acısı olmaktan vazgeçebildi
Umutlar hep bırakıldı diğer yarınlara
Kader bu dünle yarını beraber yaşamaya mahkum etti
Her yarına yeni umutla başlandı ama her yarın dün gibi acı ile yaşandı..............

17 Ekim 2011 Pazartesi

Rüzgarın görünmez dokunuşunu bütün ruhu ile hissetti
Ilık bir bahar rüzgarı gibi yanağını okşayıp geçti
Sanki görünmez bir el gibi şaçlarının arasından akıp gitti
Gözlerini kapatıp rüzgarın tılsımlı sesini dinledi
Rüzgar dinmesin görünmez dokunuş gitmesin istedi
Ama nafile her bitecek şey gibi o da bilinmeze doğru yitip gitti........
 GELEN GİDENİ Mİ ARATIR ?YOKSA GİDEN GELENDEN DAHA MI İYİDİR....
 GİDEN İYİ İSE NEDEN GİTMİŞTİR?
YERİ DOLDURALAMAYACAK BİRİYSE YERİNE YENİSİ NEDEN BEKLENİR...
 GİDENE GÜLE GÜLE DEMEK LAZIM HER GELENİ DÜNYANA ALMA CANIM
 GİDENİN BOŞLUĞU DOLDURALAMAYACAKSA EĞER GİDEN GERİ DÖNSE BİLE
 O BOŞLUĞA ASLA UYAMAZ ......................

13 Ekim 2011 Perşembe

12 Ekim 2011 Çarşamba

bazen konuşarak içindekileri anlatamazsın da
dudaklarından kelimeler parmaklarına oradan da yazıya akar ya.........
işte o zamanlar................
ruhum uçsuz bucaksız gezer benim
ne varım ne yokum kah burdayım kah ordayım
mutluluğu da bilirim  acı çekmeyi de
sevmeyi de bilirim nefret etmeyi de
kırıldıklarım da olur kırdıklarım da
kin tutmam kimseye ama unutmam kırılma noktalarımı
intikam nedir bilmem ama bazen affetmeyi de beceremem
en sevmediğim şey özür dilemek hata yapmak istemem o yüzden
üzenlerden uzak durmaya çalışırım dostlarıma uzak olsam bile hep yakınım
sevdiklerime değer veririm ama gösteremeyebilirim
yazılarımda belki biraz delişmen biraz asi biraz da özgür ruhlu
kırıldığımda ,sıkıldığımda,öfkemde,hayattan yorulduğumda
dile getirmek istediklerimi konuşarak anlatamadığımda yazarım
bazen doğru gelir insanlara bazen yanlış
ama ben kendime yazarım kendime okurum  kendime gülerim
kendimle barışığım anlaşırım
bazen içimle savaşır ,kavgalar ederim ama bir yerde uzlaşırım
hayatı, yaşamayı,okumayı,gezmeyi severim
böyle biri işte bahar dalları tam bir bahar kadını
kırılgan ama sağlam, zorluklardan yılmayan ,hayata sıkı sıkı sarılan
eşiyle can yoldaşı olan,gözleri ile anlaşan
birbirileri için su gibi vazgeçilmez olan
ve hayat ışıkları çocuklarıyla bir bütün olan,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

8 Ekim 2011 Cumartesi

BAHAR DALLARIMA HOŞ GELDİNİZ


                                                             Bahar dalları şarkısını dinle




                                                              YAKINDA      SİZLER LE

4 Ağustos 2011 Perşembe

BİZ BİR DÜNYAYIZ BİTANEM

Sen sabahların adamısın
Ben ise gecelerin kadını
Sabah seversin erkenden kalkmayı
Sokakların sessizliğinde dolaşmayı
Kuşların cıvıltılarıyla hayal kurmayı
Bir fincan kahvenle düşünüp karalamayı...
Ben ise severim geç yatmayı,
Cırcır böceklerinin sesini duymayı
Bazen geceyi yırtan bir araba sesinden korkmayı
Kitap okumayı,hayal kurmayı ama hep te geç yatmayı
Sen soğuğu seversin ben sıcağı
Sen yağmur altında yürümeyi istersin
Ben ise pencere arkasından seyretmeyi
Ya da yağmur altında arbayla dolaşmayı
Sen güneşin doğuşunu seversin
Ben gecenin sessiz gizemini
Gizemli kadın diye sevmemişmiydin beni
Elinde olanı sev olmayanı düşünme
Biz dünya gibiyiz BİTANEM
Sen sabah ol aydınlat
Ben gece olup korkutayım
Sen sıcacık bedeninle ısıt
Ben ise soğuk olup üşüteyim
Sen yağmur ol ıslat toprağı
Ben gök kuşağı olup renk saçayım
Gördün mü bitanem nasıl tamamlıyoruz birbirimizi
Biz tıpkı bir dünyayız ama o bizim DÜNYAMIZ.................

1 Temmuz 2011 Cuma

ŞAHSIMA YAZILMIŞ TEK GÜLÜN HİKAYESİ

onsekiz yıl dile kolay onsekiz yıl
acısı tatlısı ile onsekiz yıl  bitti
zorluklarla savaştık
yoktan var etmek için uğraştık
hastalandık bir birimize baktık
güldük ağladık  hep yan yanaydık
dünya tatlısı iki evlatla ödüllendirildik
ama hep bir birimize yaslandık
yıllar içinde güzel isimler taktık birbirimize
tuz tanem melek soylum mis kokulum
kocaman kocam dedik
zaman geldi cicişle ibiş olduk
ama hep yanyana bir bütün olduk
içimizden geldiğinde bahanesi  olmaksızın hediyeler aldık
sevindirdik mutlu ettik birbirimizi
ve zaman gecti dedimya onsekiz yıl bitti
çicekli balkonda akşam kahvelerimizi içerken
kalbim öyle tuhaf olduki anlatamam
ellerinle yetiştirdiğin güllerden
birtek gül kopardın al canım bu senin dedin
çok etkilendim gözlerim doldu
kalbim hızlı hızlı carptı
sonra düşündüm bu senden aldığım
ilk çicek ilk GÜL ldü
o GÜL ki ömrümce saklıyacağım
seni oonsekiz yılı hatırlatacak
en özel hediye idi
beni sevmenin anlamı ifadesi
bu kadar basit ve etkili ne olabilirdiki
teşekkür ederim karıcım ve sende bilki
şu aciz bedenim sen ve ben yaşadığımız sürece
yaslanmak istediğinde bir ağaç
gülmek istediğinde bir komediyen
hastalandığında baş ucunda bir dost
ihtiyarlığında elindeki bastonun olmak
senin için bu can sana feda olsun
bir daha dünyaya gelirsek ben senle evlenmek isterim

 bir garibim alemde